sevmek yada sevdiğini sanmak..

Birini sewmek okadar zor mu gerçekten.. benim yıllarımı aldı.. oyüzden mi bukadar kolay wazgeçişlerimin arkasında ki geri dönüşlerim..
Onu tanıdığımda bu dünyadan olamayacak kadar masumdu.. Erkek olmasına rağmen hemde..
Oysa ben hep aynı fabrikanın mamülü olduklarını düşündüğümden eğlenceme bakmaktayım.. Durdum.. Durdum ve düşündüm..
Belki de O dedim.. Ama hiç belli etmedim hiç değişmedim. Onun bu saflığıyla dalga geçtim, zekice (!) planlarımı ona uygulayıp bildiğim sonuçları almaktan okadar çok eğlendim ki kapımın önünde beklediği günler kız arkadaşımı arayıp saatlerce anlatıp güldüm.. Birinin sizden wazgeçemeyeceğine eminseniz ona yapmayacağınız kötülük yoktur. Onu bir köpek gibi görüp eğitmeye başlamak ilk ve en büyük hata olacaktır. Ama kaçınılmazdır..
İstediklerinizi bir bir yaptırmak ve sanki bir çocuk büyütüyormuşcasına sözünüzden çıkmayan, bir bakışınızla kalktığı yerden oturan biri.. En zewkli gelen en büyük hata..

We bir gün..
Ona en ihtiyacınız olduğu anda..
Yine gitmeyecek sanarak çekip gidersiniz ona ihtiyacınız yok gitsin yeter ki diye uğraşırsınız..
Sanarsınız ki yine gitmeyecek aksine kaybetmemek için dört elle sarılacak size..

Gitti..
En ihtiyacım olduğu anda bırakıp gitti..
Hiç böyle bir boşluğa düşmemiştim. Peki aramıcak mı okadar da değil bukadar zor durumda olduğumu bile bile bırakıp gitmez beni blöf yapıyor!!
Ama aramıcaktır..
Ayağa bile kalkamadığımı bile bile bana bunu yaşatmaz.. Msj atar enazından iyi olduğumu öğrenmeden içi rahat etmez ki onun uyuyamaz bile..
Atmıcaktır..
Başkasının yanında uyurken sizin iyi olmanız için değil bunları yaşattığınız için daha da kötü olmanız için dua edecek kadar kirlenir..
Kirletilir!!

Siz beklersiniz.. Günler geçer günler geçtikçe kendi bilir düşüncesi bu halde bana bunu nasıl yaşatıra döner..
Madem yaşattı beni kaybetti.. O çoktan kabullenip gittiyse kaybetmeyi yerini intikama bıraktıysa..

Vazgeçiş..
Beklenen telefon gelmeyecektir dalga geçtğiniz gibi bir daha kapının önünde bekleyemecektir..size yalvaran msjlar gözyaşlarını hissettiğniz konuşmalar yapmayacaktır..
Peki tüm bunlarla dalga geçen SEN neden şimdi hepsini kendine yapıyorsun neden içinden ondan daha fazla dönmesi için yalvarıyorsun istediğin oldu yok artık hayatında neden geri gelsin diye ağlarken uyuyakaldığın yatağında Allah'a yalvarıyorsun..
Aylar geçer.. Yaralar kapanır..Ayağa kalkılır.. Gün yüzü görülür..

Ve bir gün O çıkar yolunuza.. Alaylı bir gülümse vardır yüzünde yada size öyle gelir aşağılıyormuş gibi bakar size.. Bu muymuş der sanki içinden bunun için mi.. Duymazsınız dedikelrini ama dese bile o bakış kadar yoketmez sizi.. Umursamaz bikaç laf eder sanki aşık olduğu kadın siz değilsiniz gibi ve gider..
Kahroluş başlar..Cesaretinizi toplayıp konuşmaya karar verirsiniz.. Yani onun eskiden yaptığı gibi konuşabilmek için yalvarmaya.. küçük bir de hediye alırsınız o olsa öyle yapardı diye düşünüp..

Aynı soğuk duvardan farksız tavrıyla karşılar sizi.. Ne kalmıştı ki konuşacak siz anlatırsınız umursamaz dinler.. Aslında nekadar sevdiğinizi ama nekadar hatalar yaptığınızı artık daha iyi olabileceğinizi anlatırsınız..
Orda suskunluğu sona erer.. Dalga geçtiğin herşeyi yaptım ne aşkım ne masumiyetim ne insanlığım kaldı der.. Anlarsınız ki sizi silmek için her yolu denemiştir, her kadını, her şehri, her içkiyi ve her sabahı..
Telefonu çalar.. Gülümseyerek açar.. birazdan geleceğim biraz işim var..
Bir kadın sesi bir kadına bu acıyı nasıl yaşatır.. iş? ufak?
"Karşındaki ben değilim artık nasıl bir hayatım var görsen iğrenirsin benden istediğin bu değil miydi oldum işte ama artık ben seni istemiyorum artık git burdan.."

Titreyen dizlerim hiç bukadar aciz olmamıştı o yolu dönerken.. Hep çekip giden olmanın verdiği güçle arkama bile bakmamıştım.. Şimdi titremekten yürüyemiyorlar.. Gözlerimde yaşlar durmadan akmak isterken sanki herkes bana acıyarak bakıyor yok olmak istiyorum..
O sözler o bakışlar O'nun olamaz içinden bana bakan bi canavar olmalı bi hain bi kirli.. Bana zerre kadar ait değil artık anladım..

Bu kadar kir içinde kalbi temiz kaldıysa eğer değişmiş hatalarını kabul etmiş diye düşünür sizin için.. Yada umursamaz başka tenlerde dewam eder hayatına..

Aylar sonra ona elleriniz titreyerek sarılmak kokusunu duymak için yalvardığınız tene sarılmak..
Ama işler hiç birzaman bukadar iyi gitmez.. Bu ten bana ait değil artık başkasının telefondakinin mi yada başkalarının..

Nasıl yapar bunu bana.. Peki ben nasıl sarılırım tekrar sana eskisi gibi..
Peki ya hasretim bu düşünceler engelleyebilir mi..
Sabahında pişman olacağımı kendimden nefret edeceğimi bile bile sarılıyorum sana sabah olmasın bu yük çok okadar çok ki bana..........